Sosyal Medya

Güncel

Mehmet Acet: Abdullah Gül’ün adaylık ihtimali yüzde 49’a düştü

Yeni Şafak yazarı Mehmet Acet Abdullah Gül'ün olası adaylık ihtimalini köşesinde değerlendirdi.



Önceki akşam yapılan CHP Parti Meclisi toplantısı bir hayli gürültülü geçti.

Gündem malum.

Partililer, genel baÅŸkanlarının gönlünün Abdullah Gül’ün adaylığına kaydığını fark ettiÄŸi için “CHP’li aday istiyoruz” diyerek kazan kaldırmış durumda.

Bir takım kulis bilgileri vereyim:

 

Önceki gün yapılan toplantıda, Parti Meclisi’nin 60 üyesinden 30’u söz alıp, cumhurbaÅŸkanlığı adaylığı konusunda konuÅŸma yaptı.

Bu 30 kiÅŸiden 10’u, Muharrem Ä°nce’nin aday yapılmasını istedi.

Ä°ki isim hariç kimse Gül’ün adaylığına destek verilmesinden söz etmedi.

Kalan 18 kiÅŸi, “Adayımız CHP’li olsun, genç olsun, ErdoÄŸan’a karşı diÅŸe diÅŸ mücadele etsin” diye görüş bildirdiler.

Dün, gün içerisinde CHP’de adaylık kazanı fokur fokur kaynamaya devam etti.

KılıçdaroÄŸlu’nun Meral AkÅŸener’le randevusu vardı.

Randevu öncesi Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, içerideki kaynamaya tepki verircesine, “Partimiz sonuç almaya yönelik bir çalışma yürütüyor. GeniÅŸ katılımlı bir ittifak peÅŸindeyiz. Herhangi bir isim üzerinde bir rezervimiz yok” dedi.

Bu tam da KılıçdaroÄŸlu’nun durduÄŸu yere tekabül eden bir beyanattı.

“GeniÅŸ katılımlı ittifak peÅŸindeyiz” lafının, Abdullah Gül’ün dışlanmadığı bir formüle iÅŸaret ettiÄŸi belliydi.

Ancak ilerleyen saatlerde CHP’nin Grup BaÅŸkan Vekili Özgür Özel’in “Yeter!” diye baÅŸlayan isyan vurgulu bir twitiyle karşılaÅŸtık.

Twitin devamı şöyle geldi:

“Bu kadar spekülasyon canımıza tak etti. Bütün amaç bizim içimizde bir tartışma yaratıp moralimizi düşürmek. CHP’nin gündeminde Abdullah Gül diye bir isim olmadı, ÅŸimdi de yok, olmayacak da…”

Özgür Özel, “Yeter!” diyerek isyan diliyle paylaşım yaparken Genel BaÅŸkanına posta mı koyuyordu, yoksa o arada KılıçdaroÄŸlu’nu da fikrinden vazgeçiren baÅŸka bir ÅŸey mi olmuÅŸtu?

Niye böyle bir soru soruyoruz?

Denklemin toplamına bakınca, Bülent Tezcan ile Özgür Özel’in sözleri birbiriyle çeliÅŸki arz ediyordu.

Bu arada, hem CHP’nin pozisyonunu hem de Gül’ün adaylığını doÄŸrudan etkileyebilecek bir geliÅŸme daha oldu.

KılıçdaroÄŸlu’na teÅŸekkür ziyaretine giden Ä°yi Parti Genel BaÅŸkanı Meral AkÅŸener, çıkışta, “1 Nisan’da 1. Kurultayımızı yaptık. Orada da ilan ettiÄŸimiz gibi Ä°YÄ° Parti’nin adaylığını sürdürdüğümü söylemek isterim” diye konuÅŸtu.

Yani Akşener adaylıktan geri adım sinyali vermiyordu.

Şimdi, bütün bu parçaları birleştirerek ana fotoğraf üzerinden bir takım okumalar yapabiliriz.

1- Bu geliÅŸmeler, Abdullah Gül’ün adaylığını doÄŸrudan ilgilendiriyor. Ä°lkeler ittifakı üzerinden muhalefetin kendi ismi üzerinde bir konsensüs saÄŸlamasını arzulayan Gül’ün bu arzusu dün itibarıyla darbe almış görünüyor.

2-AkÅŸener’in kendisine, “Siz çekilirseniz Abdullah Gül ile kazanma ÅŸansımız daha fazla” diye telkinde bulunanlara gayet mantıklı görünen şöyle bir yanıt verdiÄŸi söyleniyor: Madem öyle düşünüyor o zaman yine aday olsun, bizden daha fazla oy alarak ikinci tura kalır.

3-Gül’ün adaylığı baÄŸlamında CHP’nin alacağı tutum, AkÅŸener’in adaylıktan çekilip çekilmeyeceÄŸinden daha fazla önem taşıyor. Çarşı bu kadar karıştıktan sonra, Parti Meclisi’nde yalnızlaÅŸtıktan sonra KılıçdaroÄŸlu, masaya yumruÄŸunu vurup Gül’ü destekleyeceÄŸiz diyebilir mi artık, bilmiyoruz.

4-Toplama bakınca, dün itibarıyla muhalefet cephesinde herkesin kendi adayı ile çıkması ihtimali güç kazandı. CHP de eÄŸer CHP’li bir aday çıkarırsa, Gül için oluÅŸturulan denklem biraz daha bozulmuÅŸ olacak.

5-Bu durumda Gül için 100 bin imzalı Saadet Partisi adayı olmak dışında bir seçenek kalmıyor gibi görünüyor.

6-Ankara’nın böyle dönemlerinde ‘son dakikada’ açıklanan kararlar duymaya alışığız. Abdullah Bey’e, “Böyle bir karar alacaksanız son güne kadar, son dakikaya kadar beklemelisiniz” diye telkinler yapıldığını biliyoruz.

Siyaset dışı aktörlerden telkin almaya alışık olan, genelde o çevrelerin bir dediğini iki ettirmeyen CHP Genel Başkanı da kararını açıklamak için son dakikayı bekleyebilir. Bu ihtimaller açık.

Bandı geriye sarıp baktığımızda Gül’ün ‘ilkeler ittifakı’ lafının sürüme girdiÄŸi andan itibaren DışiÅŸleri Bakanlığı’ndan gelen diplomatik becerilerini de konuÅŸturarak ince ince bu süreci yönettiÄŸi anlaşılıyor.

Bu süreçte görüştüğü herkese görüşmenin gizli kalması şartını koşması, perde arkasında yürüyen trafiğin sızmasını engellemiş olabilir.

Tabii, günün sonunda ne olacağını göreceğiz.

Bu aralar dikkatler hep muhalefet üzerinde olduğu için, Cumhur İttifakı cephesinde neler olup bittiği daha az haber oluyor.

Birkaç haber de o cepheden verelim.Önceki akşam yapılan CHP Parti Meclisi toplantısı bir hayli gürültülü geçti.

 

Gündem malum.

Partililer, genel baÅŸkanlarının gönlünün Abdullah Gül’ün adaylığına kaydığını fark ettiÄŸi için “CHP’li aday istiyoruz” diyerek kazan kaldırmış durumda.

Bir takım kulis bilgileri vereyim:

 

Önceki gün yapılan toplantıda, Parti Meclisi’nin 60 üyesinden 30’u söz alıp, cumhurbaÅŸkanlığı adaylığı konusunda konuÅŸma yaptı.

Bu 30 kiÅŸiden 10’u, Muharrem Ä°nce’nin aday yapılmasını istedi.

Ä°ki isim hariç kimse Gül’ün adaylığına destek verilmesinden söz etmedi.

Kalan 18 kiÅŸi, “Adayımız CHP’li olsun, genç olsun, ErdoÄŸan’a karşı diÅŸe diÅŸ mücadele etsin” diye görüş bildirdiler.

Dün, gün içerisinde CHP’de adaylık kazanı fokur fokur kaynamaya devam etti.

KılıçdaroÄŸlu’nun Meral AkÅŸener’le randevusu vardı.

Randevu öncesi Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, içerideki kaynamaya tepki verircesine, “Partimiz sonuç almaya yönelik bir çalışma yürütüyor. GeniÅŸ katılımlı bir ittifak peÅŸindeyiz. Herhangi bir isim üzerinde bir rezervimiz yok” dedi.

Bu tam da KılıçdaroÄŸlu’nun durduÄŸu yere tekabül eden bir beyanattı.

“GeniÅŸ katılımlı ittifak peÅŸindeyiz” lafının, Abdullah Gül’ün dışlanmadığı bir formüle iÅŸaret ettiÄŸi belliydi.

Ancak ilerleyen saatlerde CHP’nin Grup BaÅŸkan Vekili Özgür Özel’in “Yeter!” diye baÅŸlayan isyan vurgulu bir twitiyle karşılaÅŸtık.

Twitin devamı şöyle geldi:

“Bu kadar spekülasyon canımıza tak etti. Bütün amaç bizim içimizde bir tartışma yaratıp moralimizi düşürmek. CHP’nin gündeminde Abdullah Gül diye bir isim olmadı, ÅŸimdi de yok, olmayacak da…”

Özgür Özel, “Yeter!” diyerek isyan diliyle paylaşım yaparken Genel BaÅŸkanına posta mı koyuyordu, yoksa o arada KılıçdaroÄŸlu’nu da fikrinden vazgeçiren baÅŸka bir ÅŸey mi olmuÅŸtu?

Niye böyle bir soru soruyoruz?

Denklemin toplamına bakınca, Bülent Tezcan ile Özgür Özel’in sözleri birbiriyle çeliÅŸki arz ediyordu.

Bu arada, hem CHP’nin pozisyonunu hem de Gül’ün adaylığını doÄŸrudan etkileyebilecek bir geliÅŸme daha oldu.

KılıçdaroÄŸlu’na teÅŸekkür ziyaretine giden Ä°yi Parti Genel BaÅŸkanı Meral AkÅŸener, çıkışta, “1 Nisan’da 1. Kurultayımızı yaptık. Orada da ilan ettiÄŸimiz gibi Ä°YÄ° Parti’nin adaylığını sürdürdüğümü söylemek isterim” diye konuÅŸtu.

Yani Akşener adaylıktan geri adım sinyali vermiyordu.

Şimdi, bütün bu parçaları birleştirerek ana fotoğraf üzerinden bir takım okumalar yapabiliriz.

1- Bu geliÅŸmeler, Abdullah Gül’ün adaylığını doÄŸrudan ilgilendiriyor. Ä°lkeler ittifakı üzerinden muhalefetin kendi ismi üzerinde bir konsensüs saÄŸlamasını arzulayan Gül’ün bu arzusu dün itibarıyla darbe almış görünüyor.

2-AkÅŸener’in kendisine, “Siz çekilirseniz Abdullah Gül ile kazanma ÅŸansımız daha fazla” diye telkinde bulunanlara gayet mantıklı görünen şöyle bir yanıt verdiÄŸi söyleniyor: Madem öyle düşünüyor o zaman yine aday olsun, bizden daha fazla oy alarak ikinci tura kalır.

3-Gül’ün adaylığı baÄŸlamında CHP’nin alacağı tutum, AkÅŸener’in adaylıktan çekilip çekilmeyeceÄŸinden daha fazla önem taşıyor. Çarşı bu kadar karıştıktan sonra, Parti Meclisi’nde yalnızlaÅŸtıktan sonra KılıçdaroÄŸlu, masaya yumruÄŸunu vurup Gül’ü destekleyeceÄŸiz diyebilir mi artık, bilmiyoruz.

4-Toplama bakınca, dün itibarıyla muhalefet cephesinde herkesin kendi adayı ile çıkması ihtimali güç kazandı. CHP de eÄŸer CHP’li bir aday çıkarırsa, Gül için oluÅŸturulan denklem biraz daha bozulmuÅŸ olacak.

5-Bu durumda Gül için 100 bin imzalı Saadet Partisi adayı olmak dışında bir seçenek kalmıyor gibi görünüyor.

6-Ankara’nın böyle dönemlerinde ‘son dakikada’ açıklanan kararlar duymaya alışığız. Abdullah Bey’e, “Böyle bir karar alacaksanız son güne kadar, son dakikaya kadar beklemelisiniz” diye telkinler yapıldığını biliyoruz.

Siyaset dışı aktörlerden telkin almaya alışık olan, genelde o çevrelerin bir dediğini iki ettirmeyen CHP Genel Başkanı da kararını açıklamak için son dakikayı bekleyebilir. Bu ihtimaller açık.

Bandı geriye sarıp baktığımızda Gül’ün ‘ilkeler ittifakı’ lafının sürüme girdiÄŸi andan itibaren DışiÅŸleri Bakanlığı’ndan gelen diplomatik becerilerini de konuÅŸturarak ince ince bu süreci yönettiÄŸi anlaşılıyor.

Bu süreçte görüştüğü herkese görüşmenin gizli kalması şartını koşması, perde arkasında yürüyen trafiğin sızmasını engellemiş olabilir.

Tabii, günün sonunda ne olacağını göreceğiz.

Bu aralar dikkatler hep muhalefet üzerinde olduğu için, Cumhur İttifakı cephesinde neler olup bittiği daha az haber oluyor.

Birkaç haber de o cepheden verelim.

Önceki akşam yapılan CHP Parti Meclisi toplantısı bir hayli gürültülü geçti.

Gündem malum.

Partililer, genel baÅŸkanlarının gönlünün Abdullah Gül’ün adaylığına kaydığını fark ettiÄŸi için “CHP’li aday istiyoruz” diyerek kazan kaldırmış durumda.

Bir takım kulis bilgileri vereyim:

 

Önceki gün yapılan toplantıda, Parti Meclisi’nin 60 üyesinden 30’u söz alıp, cumhurbaÅŸkanlığı adaylığı konusunda konuÅŸma yaptı.

Bu 30 kiÅŸiden 10’u, Muharrem Ä°nce’nin aday yapılmasını istedi.

Ä°ki isim hariç kimse Gül’ün adaylığına destek verilmesinden söz etmedi.

Kalan 18 kiÅŸi, “Adayımız CHP’li olsun, genç olsun, ErdoÄŸan’a karşı diÅŸe diÅŸ mücadele etsin” diye görüş bildirdiler.

Dün, gün içerisinde CHP’de adaylık kazanı fokur fokur kaynamaya devam etti.

KılıçdaroÄŸlu’nun Meral AkÅŸener’le randevusu vardı.

Randevu öncesi Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, içerideki kaynamaya tepki verircesine, “Partimiz sonuç almaya yönelik bir çalışma yürütüyor. GeniÅŸ katılımlı bir ittifak peÅŸindeyiz. Herhangi bir isim üzerinde bir rezervimiz yok” dedi.

Bu tam da KılıçdaroÄŸlu’nun durduÄŸu yere tekabül eden bir beyanattı.

“GeniÅŸ katılımlı ittifak peÅŸindeyiz” lafının, Abdullah Gül’ün dışlanmadığı bir formüle iÅŸaret ettiÄŸi belliydi.

Ancak ilerleyen saatlerde CHP’nin Grup BaÅŸkan Vekili Özgür Özel’in “Yeter!” diye baÅŸlayan isyan vurgulu bir twitiyle karşılaÅŸtık.

Twitin devamı şöyle geldi:

“Bu kadar spekülasyon canımıza tak etti. Bütün amaç bizim içimizde bir tartışma yaratıp moralimizi düşürmek. CHP’nin gündeminde Abdullah Gül diye bir isim olmadı, ÅŸimdi de yok, olmayacak da…”

Özgür Özel, “Yeter!” diyerek isyan diliyle paylaşım yaparken Genel BaÅŸkanına posta mı koyuyordu, yoksa o arada KılıçdaroÄŸlu’nu da fikrinden vazgeçiren baÅŸka bir ÅŸey mi olmuÅŸtu?

Niye böyle bir soru soruyoruz?

Denklemin toplamına bakınca, Bülent Tezcan ile Özgür Özel’in sözleri birbiriyle çeliÅŸki arz ediyordu.

Bu arada, hem CHP’nin pozisyonunu hem de Gül’ün adaylığını doÄŸrudan etkileyebilecek bir geliÅŸme daha oldu.

KılıçdaroÄŸlu’na teÅŸekkür ziyaretine giden Ä°yi Parti Genel BaÅŸkanı Meral AkÅŸener, çıkışta, “1 Nisan’da 1. Kurultayımızı yaptık. Orada da ilan ettiÄŸimiz gibi Ä°YÄ° Parti’nin adaylığını sürdürdüğümü söylemek isterim” diye konuÅŸtu.

Yani Akşener adaylıktan geri adım sinyali vermiyordu.

Şimdi, bütün bu parçaları birleştirerek ana fotoğraf üzerinden bir takım okumalar yapabiliriz.

1- Bu geliÅŸmeler, Abdullah Gül’ün adaylığını doÄŸrudan ilgilendiriyor. Ä°lkeler ittifakı üzerinden muhalefetin kendi ismi üzerinde bir konsensüs saÄŸlamasını arzulayan Gül’ün bu arzusu dün itibarıyla darbe almış görünüyor.

2-AkÅŸener’in kendisine, “Siz çekilirseniz Abdullah Gül ile kazanma ÅŸansımız daha fazla” diye telkinde bulunanlara gayet mantıklı görünen şöyle bir yanıt verdiÄŸi söyleniyor: Madem öyle düşünüyor o zaman yine aday olsun, bizden daha fazla oy alarak ikinci tura kalır.

3-Gül’ün adaylığı baÄŸlamında CHP’nin alacağı tutum, AkÅŸener’in adaylıktan çekilip çekilmeyeceÄŸinden daha fazla önem taşıyor. Çarşı bu kadar karıştıktan sonra, Parti Meclisi’nde yalnızlaÅŸtıktan sonra KılıçdaroÄŸlu, masaya yumruÄŸunu vurup Gül’ü destekleyeceÄŸiz diyebilir mi artık, bilmiyoruz.

4-Toplama bakınca, dün itibarıyla muhalefet cephesinde herkesin kendi adayı ile çıkması ihtimali güç kazandı. CHP de eÄŸer CHP’li bir aday çıkarırsa, Gül için oluÅŸturulan denklem biraz daha bozulmuÅŸ olacak.

5-Bu durumda Gül için 100 bin imzalı Saadet Partisi adayı olmak dışında bir seçenek kalmıyor gibi görünüyor.

6-Ankara’nın böyle dönemlerinde ‘son dakikada’ açıklanan kararlar duymaya alışığız. Abdullah Bey’e, “Böyle bir karar alacaksanız son güne kadar, son dakikaya kadar beklemelisiniz” diye telkinler yapıldığını biliyoruz.

Siyaset dışı aktörlerden telkin almaya alışık olan, genelde o çevrelerin bir dediğini iki ettirmeyen CHP Genel Başkanı da kararını açıklamak için son dakikayı bekleyebilir. Bu ihtimaller açık.

Bandı geriye sarıp baktığımızda Gül’ün ‘ilkeler ittifakı’ lafının sürüme girdiÄŸi andan itibaren DışiÅŸleri Bakanlığı’ndan gelen diplomatik becerilerini de konuÅŸturarak ince ince bu süreci yönettiÄŸi anlaşılıyor.

Bu süreçte görüştüğü herkese görüşmenin gizli kalması şartını koşması, perde arkasında yürüyen trafiğin sızmasını engellemiş olabilir.

Tabii, günün sonunda ne olacağını göreceğiz.

Bu aralar dikkatler hep muhalefet üzerinde olduğu için, Cumhur İttifakı cephesinde neler olup bittiği daha az haber oluyor.

Birkaç haber de o cepheden verelim.

Önceki akşam yapılan CHP Parti Meclisi toplantısı bir hayli gürültülü geçti.

Gündem malum.

Partililer, genel baÅŸkanlarının gönlünün Abdullah Gül’ün adaylığına kaydığını fark ettiÄŸi için “CHP’li aday istiyoruz” diyerek kazan kaldırmış durumda.

Bir takım kulis bilgileri vereyim:

 

Önceki gün yapılan toplantıda, Parti Meclisi’nin 60 üyesinden 30’u söz alıp, cumhurbaÅŸkanlığı adaylığı konusunda konuÅŸma yaptı.

Bu 30 kiÅŸiden 10’u, Muharrem Ä°nce’nin aday yapılmasını istedi.

Ä°ki isim hariç kimse Gül’ün adaylığına destek verilmesinden söz etmedi.

Kalan 18 kiÅŸi, “Adayımız CHP’li olsun, genç olsun, ErdoÄŸan’a karşı diÅŸe diÅŸ mücadele etsin” diye görüş bildirdiler.

Dün, gün içerisinde CHP’de adaylık kazanı fokur fokur kaynamaya devam etti.

KılıçdaroÄŸlu’nun Meral AkÅŸener’le randevusu vardı.

Randevu öncesi Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, içerideki kaynamaya tepki verircesine, “Partimiz sonuç almaya yönelik bir çalışma yürütüyor. GeniÅŸ katılımlı bir ittifak peÅŸindeyiz. Herhangi bir isim üzerinde bir rezervimiz yok” dedi.

Bu tam da KılıçdaroÄŸlu’nun durduÄŸu yere tekabül eden bir beyanattı.

“GeniÅŸ katılımlı ittifak peÅŸindeyiz” lafının, Abdullah Gül’ün dışlanmadığı bir formüle iÅŸaret ettiÄŸi belliydi.

Ancak ilerleyen saatlerde CHP’nin Grup BaÅŸkan Vekili Özgür Özel’in “Yeter!” diye baÅŸlayan isyan vurgulu bir twitiyle karşılaÅŸtık.

Twitin devamı şöyle geldi:

“Bu kadar spekülasyon canımıza tak etti. Bütün amaç bizim içimizde bir tartışma yaratıp moralimizi düşürmek. CHP’nin gündeminde Abdullah Gül diye bir isim olmadı, ÅŸimdi de yok, olmayacak da…”

Özgür Özel, “Yeter!” diyerek isyan diliyle paylaşım yaparken Genel BaÅŸkanına posta mı koyuyordu, yoksa o arada KılıçdaroÄŸlu’nu da fikrinden vazgeçiren baÅŸka bir ÅŸey mi olmuÅŸtu?

Niye böyle bir soru soruyoruz?

Denklemin toplamına bakınca, Bülent Tezcan ile Özgür Özel’in sözleri birbiriyle çeliÅŸki arz ediyordu.

Bu arada, hem CHP’nin pozisyonunu hem de Gül’ün adaylığını doÄŸrudan etkileyebilecek bir geliÅŸme daha oldu.

KılıçdaroÄŸlu’na teÅŸekkür ziyaretine giden Ä°yi Parti Genel BaÅŸkanı Meral AkÅŸener, çıkışta, “1 Nisan’da 1. Kurultayımızı yaptık. Orada da ilan ettiÄŸimiz gibi Ä°YÄ° Parti’nin adaylığını sürdürdüğümü söylemek isterim” diye konuÅŸtu.

Yani Akşener adaylıktan geri adım sinyali vermiyordu.

Şimdi, bütün bu parçaları birleştirerek ana fotoğraf üzerinden bir takım okumalar yapabiliriz.

1- Bu geliÅŸmeler, Abdullah Gül’ün adaylığını doÄŸrudan ilgilendiriyor. Ä°lkeler ittifakı üzerinden muhalefetin kendi ismi üzerinde bir konsensüs saÄŸlamasını arzulayan Gül’ün bu arzusu dün itibarıyla darbe almış görünüyor.

2-AkÅŸener’in kendisine, “Siz çekilirseniz Abdullah Gül ile kazanma ÅŸansımız daha fazla” diye telkinde bulunanlara gayet mantıklı görünen şöyle bir yanıt verdiÄŸi söyleniyor: Madem öyle düşünüyor o zaman yine aday olsun, bizden daha fazla oy alarak ikinci tura kalır.

3-Gül’ün adaylığı baÄŸlamında CHP’nin alacağı tutum, AkÅŸener’in adaylıktan çekilip çekilmeyeceÄŸinden daha fazla önem taşıyor. Çarşı bu kadar karıştıktan sonra, Parti Meclisi’nde yalnızlaÅŸtıktan sonra KılıçdaroÄŸlu, masaya yumruÄŸunu vurup Gül’ü destekleyeceÄŸiz diyebilir mi artık, bilmiyoruz.

4-Toplama bakınca, dün itibarıyla muhalefet cephesinde herkesin kendi adayı ile çıkması ihtimali güç kazandı. CHP de eÄŸer CHP’li bir aday çıkarırsa, Gül için oluÅŸturulan denklem biraz daha bozulmuÅŸ olacak.

5-Bu durumda Gül için 100 bin imzalı Saadet Partisi adayı olmak dışında bir seçenek kalmıyor gibi görünüyor.

6-Ankara’nın böyle dönemlerinde ‘son dakikada’ açıklanan kararlar duymaya alışığız. Abdullah Bey’e, “Böyle bir karar alacaksanız son güne kadar, son dakikaya kadar beklemelisiniz” diye telkinler yapıldığını biliyoruz.

Siyaset dışı aktörlerden telkin almaya alışık olan, genelde o çevrelerin bir dediğini iki ettirmeyen CHP Genel Başkanı da kararını açıklamak için son dakikayı bekleyebilir. Bu ihtimaller açık.

Bandı geriye sarıp baktığımızda Gül’ün ‘ilkeler ittifakı’ lafının sürüme girdiÄŸi andan itibaren DışiÅŸleri Bakanlığı’ndan gelen diplomatik becerilerini de konuÅŸturarak ince ince bu süreci yönettiÄŸi anlaşılıyor.

Bu süreçte görüştüğü herkese görüşmenin gizli kalması şartını koşması, perde arkasında yürüyen trafiğin sızmasını engellemiş olabilir.

Tabii, günün sonunda ne olacağını göreceğiz.

Bu aralar dikkatler hep muhalefet üzerinde olduğu için, Cumhur İttifakı cephesinde neler olup bittiği daha az haber oluyor.

Birkaç haber de o cepheden verelim.

Önceki akşam yapılan CHP Parti Meclisi toplantısı bir hayli gürültülü geçti.

Gündem malum.

Partililer, genel baÅŸkanlarının gönlünün Abdullah Gül’ün adaylığına kaydığını fark ettiÄŸi için “CHP’li aday istiyoruz” diyerek kazan kaldırmış durumda.

Bir takım kulis bilgileri vereyim:

 

Önceki gün yapılan toplantıda, Parti Meclisi’nin 60 üyesinden 30’u söz alıp, cumhurbaÅŸkanlığı adaylığı konusunda konuÅŸma yaptı.

Bu 30 kiÅŸiden 10’u, Muharrem Ä°nce’nin aday yapılmasını istedi.

Ä°ki isim hariç kimse Gül’ün adaylığına destek verilmesinden söz etmedi.

Kalan 18 kiÅŸi, “Adayımız CHP’li olsun, genç olsun, ErdoÄŸan’a karşı diÅŸe diÅŸ mücadele etsin” diye görüş bildirdiler.

Dün, gün içerisinde CHP’de adaylık kazanı fokur fokur kaynamaya devam etti.

KılıçdaroÄŸlu’nun Meral AkÅŸener’le randevusu vardı.

Randevu öncesi Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, içerideki kaynamaya tepki verircesine, “Partimiz sonuç almaya yönelik bir çalışma yürütüyor. GeniÅŸ katılımlı bir ittifak peÅŸindeyiz. Herhangi bir isim üzerinde bir rezervimiz yok” dedi.

Bu tam da KılıçdaroÄŸlu’nun durduÄŸu yere tekabül eden bir beyanattı.

“GeniÅŸ katılımlı ittifak peÅŸindeyiz” lafının, Abdullah Gül’ün dışlanmadığı bir formüle iÅŸaret ettiÄŸi belliydi.

Ancak ilerleyen saatlerde CHP’nin Grup BaÅŸkan Vekili Özgür Özel’in “Yeter!” diye baÅŸlayan isyan vurgulu bir twitiyle karşılaÅŸtık.

Twitin devamı şöyle geldi:

“Bu kadar spekülasyon canımıza tak etti. Bütün amaç bizim içimizde bir tartışma yaratıp moralimizi düşürmek. CHP’nin gündeminde Abdullah Gül diye bir isim olmadı, ÅŸimdi de yok, olmayacak da…”

Özgür Özel, “Yeter!” diyerek isyan diliyle paylaşım yaparken Genel BaÅŸkanına posta mı koyuyordu, yoksa o arada KılıçdaroÄŸlu’nu da fikrinden vazgeçiren baÅŸka bir ÅŸey mi olmuÅŸtu?

Niye böyle bir soru soruyoruz?

Denklemin toplamına bakınca, Bülent Tezcan ile Özgür Özel’in sözleri birbiriyle çeliÅŸki arz ediyordu.

Bu arada, hem CHP’nin pozisyonunu hem de Gül’ün adaylığını doÄŸrudan etkileyebilecek bir geliÅŸme daha oldu.

KılıçdaroÄŸlu’na teÅŸekkür ziyaretine giden Ä°yi Parti Genel BaÅŸkanı Meral AkÅŸener, çıkışta, “1 Nisan’da 1. Kurultayımızı yaptık. Orada da ilan ettiÄŸimiz gibi Ä°YÄ° Parti’nin adaylığını sürdürdüğümü söylemek isterim” diye konuÅŸtu.

Yani Akşener adaylıktan geri adım sinyali vermiyordu.

Şimdi, bütün bu parçaları birleştirerek ana fotoğraf üzerinden bir takım okumalar yapabiliriz.

1- Bu geliÅŸmeler, Abdullah Gül’ün adaylığını doÄŸrudan ilgilendiriyor. Ä°lkeler ittifakı üzerinden muhalefetin kendi ismi üzerinde bir konsensüs saÄŸlamasını arzulayan Gül’ün bu arzusu dün itibarıyla darbe almış görünüyor.

2-AkÅŸener’in kendisine, “Siz çekilirseniz Abdullah Gül ile kazanma ÅŸansımız daha fazla” diye telkinde bulunanlara gayet mantıklı görünen şöyle bir yanıt verdiÄŸi söyleniyor: Madem öyle düşünüyor o zaman yine aday olsun, bizden daha fazla oy alarak ikinci tura kalır.

3-Gül’ün adaylığı baÄŸlamında CHP’nin alacağı tutum, AkÅŸener’in adaylıktan çekilip çekilmeyeceÄŸinden daha fazla önem taşıyor. Çarşı bu kadar karıştıktan sonra, Parti Meclisi’nde yalnızlaÅŸtıktan sonra KılıçdaroÄŸlu, masaya yumruÄŸunu vurup Gül’ü destekleyeceÄŸiz diyebilir mi artık, bilmiyoruz.

4-Toplama bakınca, dün itibarıyla muhalefet cephesinde herkesin kendi adayı ile çıkması ihtimali güç kazandı. CHP de eÄŸer CHP’li bir aday çıkarırsa, Gül için oluÅŸturulan denklem biraz daha bozulmuÅŸ olacak.

5-Bu durumda Gül için 100 bin imzalı Saadet Partisi adayı olmak dışında bir seçenek kalmıyor gibi görünüyor.

6-Ankara’nın böyle dönemlerinde ‘son dakikada’ açıklanan kararlar duymaya alışığız. Abdullah Bey’e, “Böyle bir karar alacaksanız son güne kadar, son dakikaya kadar beklemelisiniz” diye telkinler yapıldığını biliyoruz.

Siyaset dışı aktörlerden telkin almaya alışık olan, genelde o çevrelerin bir dediğini iki ettirmeyen CHP Genel Başkanı da kararını açıklamak için son dakikayı bekleyebilir. Bu ihtimaller açık.

Bandı geriye sarıp baktığımızda Gül’ün ‘ilkeler ittifakı’ lafının sürüme girdiÄŸi andan itibaren DışiÅŸleri Bakanlığı’ndan gelen diplomatik becerilerini de konuÅŸturarak ince ince bu süreci yönettiÄŸi anlaşılıyor.

Bu süreçte görüştüğü herkese görüşmenin gizli kalması şartını koşması, perde arkasında yürüyen trafiğin sızmasını engellemiş olabilir.

Tabii, günün sonunda ne olacağını göreceğiz.

Bu aralar dikkatler hep muhalefet üzerinde olduğu için, Cumhur İttifakı cephesinde neler olup bittiği daha az haber oluyor.

Birkaç haber de o cepheden verelim.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.